İçişleri Bakanlığı, Koronavirüsü ile mücadele kapsamında yayınladığı genelge ile STK`ların, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, birlik ve kooperatiflerin genel kurullarını 2 Ekim`den başlayarak 1 Aralık tarihine kadar erteledi. Bunun üzerine önce illerdeki Umumi Hıfzıssıhha Kurulları, ardından da Yüksek Seçim Kurulu kararı ile 3-4 Ekim tarihinde yapılacak, aralarında Çanakkale’nin de bulunduğu tüm baroların genel kurulları ertelenmiş oldu. Alınan kararların, 76 baro tarafından imzalanan açıklamada kararların “hukuksuz” olduğu öne sürüldü. Türkiye genelinde 5 baronun destek vermediği, 76 baronun imza attığı açıklamalara ek olarak, barolar yürütmeyi durdurma davaları açarak genel kurulların yapılmasını istedi. Çanakkale`de de süreç bu doğrultuda ilerlerken, birçok avukat genel kurulların ertelenmesine tepki gösterdi. Genel kurulun ertelenmesi hakkında açıklamada bulunan Çanakkale Barosu, Yüksek Seçim Kurulu ve Merkez İlçe Seçim Kurulu kararlarına atıfta bulunarak, “3 Ekim 2020 tarihinde gerçekleştireceğimiz Çanakkale Barosu Olağan Genel Kurulu, Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığı`nın 2.10.2020 tarih ve 256279 sayılı kararına dayanılarak, Çanakkale Merkez İlçe Seçim Müdürlüğü`nün aynı günlü 256528 sayılı kararının saat 18:10`da Baromuza tebliği ile `Baro Başkanlığı Genel Kurulu ve Organ Seçimlerinin ertelenerek, 1.12.2020 tarihinden sonra yapılması` kararına istinaden ertelenmiştir” dedi. Çanakkale Barosu, bu sürecin ardından ayrıntılı bir açıklama yaparak, kararın “hukuksuz” olduğu öne sürdü. Açıklamada; “Avukatlık Kanunu’nun 82. Maddesi Baro Genel Kurulları’nın son rakamı çift olan yıllarda olmak kaydıyla iki yılda bir ekim ayının ilk haftası içinde toplanacağını düzenlemektedir. Yasal hüküm, önce tavsiye genelgesi ile, akabinde İl Hıfzıssıhha Kurulu kararıyla ve son olarak da YSK kararı ile çiğnenmiştir. 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nda, Hıfzıssıhha kurullarının genel kurul erteleme yetkisi bulunmamaktadır. Hal böyleyken yasayla getirilen bir düzenlemenin genelge, kurul kararı gibi işlemlerle ortadan kaldırılması açıkça hukuka aykırıdır. Hukuka aykırı olarak alınan hıfzıssıhha kurulu kararlarını dayanak alarak baro genel kurullarını iptal eden ancak aynı kararında siyasi partilerin kongrelerini yapmalarında sakınca bulunmadığını beyan ederek virüsün toplantı seçtiğini ortaya koyan YSK kararı hakkında ise hukuki bir değerlendirme yapmak maalesef mümkün değildir. Türkiye`de ilk Kovid-19 vakasının açıklandığı tarih olan 10 Mart`tan bu yana aradan geçen sürede, baroları parçalama kanunlarından düğünlere, siyasi partilerin kongrelerinden mitinglere ve açılışlara kadar hiçbir ‘etkinliğin’ ertelenmediği ülkemizde baro seçimlerinin ertelenmesi, oy vermek ve baronun organlarını belirlemek yetkisine sahip bütün avukatların iradelerine ipotek koyulması anlamına gelmektedir. Bu hukuksuzluğa karşı yasal yollara mücadelemizi sürdüreceğimizi bildirmekle birlikte, bu hukuk tanımazlığın seçme ve seçilme hakkını keyfi olarak ortadan kaldırması bakımından hukuk güvenliği ilkesine ve demokrasimize telafisi imkânsız zararlar vereceğini tarih önünde yetkililere bir kez daha hatırlatıyoruz” ifadeleri kullanıldı.  Çanakkale Barosu, aynı zamanda Çanakkale İdare Mahkemesi`ne İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu kararına karşı Yürütmeyi Durdurma Davası açtı.