Trafik kazası; 2 yaralı

Trafik kazası; 2 yaralı

40 avcı adayı sınavda ter döktü

40 avcı adayı sınavda ter döktü

Motosiklet çalarken suçüstü yakalandı

Motosiklet çalarken suçüstü yakalandı

Belediye personeline “Öfke Kontrolü” semineri

Belediye personeline “Öfke Kontrolü” semineri

Başarılı Başhekim Özgül’e Veda Yemeği

Başarılı Başhekim Özgül’e Veda Yemeği

Mantaş’tan, Öğretmenler Günü’nde çarpıcı açıklamalar
  • Ana Sayfa » Bayramiç
  • 24 Kasım 2020 - 14:35:36
Mantaş’tan, Öğretmenler Günü’nde çarpıcı açıklamalar

Eğitim-İş Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Mantaş, 24 Kasım Öğretmenler Günü münasebetiyle açıklamada bulundu. Mantaş, “Güzel günler ancak öğretmenlerin hayat telaşına düşmeden, baskı görmeden çalışabileceği günler sayesinde gelecektir” dedi.

Eğitim-İş Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Mantaş, 24 Kasım Öğretmenler Günü münasebetiyle önemli açıklamalarda bulundu. Öğretmenler Günü’nün eğitim emekçileri için sadece bir kutlama değil seslerini duyurma günü olduğunu dile getiren Mantaş, “24 Kasımlarda öğretmenlere verilen çiçekler, okunan şiirler, gönderilen sevgi mesajları yüzlerimizi güldürse de, ne yazık ki bu güzel gelenekler bile artık öğretmenlerimizin kendisini değerli hissetmesine yetmemektedir. Zira öğretmenlerimizin toplumsal statüleri, ekonomik, sosyal ve özlük hakları emek körü politikalar çerçevesinde her geçen gün biraz daha geriletilmeye çalışılmaktadır. Biz eğitim emekçileri için gelinen acı nokta şöyledir: Ülkemizdeki eğitim ve bilim emekçileri, OECD ülkeleri arasında ekonomik, sosyal ve özlük haklar açısından son sıralardadır. Satın alma gücü düşen öğretmenlerimizin yarısından fazlası ancak ek işler yaparak geçinebilir hale gelmiştir. Seçim boyunca hükümetin dilinden düşmeyen 3600 ek gösterge konusunda da hiçbir adım atılmamıştır. Yarım milyona yakın gencimiz, atanmadığı için mesleğine kavuşamamanın hayal kırıklığı içinde yaşama tutunmaya çalışmaktadırlar.  Kamuda mesleğini icra eden öğretmenlerimiz, keyfi disiplin cezaları, sürgün niteliğinde görevlendirmeler ve liyakatsiz atanan yöneticilerin mobbingine maruz kalırken, özel okullardaki meslektaşlarımızdan AVM’lerde okul tanıtımı yapmaları bile istenir hale gelmiştir. Öğretmenlerin sözleşmeli, ücretli, kadrolu diye kategorilere ayrılması, emek sömürüsünü artırmış, modern çağın kölelik sistemini yaratmıştır. Eğitimde giderek dozu artırılan gericileştirme ve piyasalaştırma politikaları da öğretmenlerin kabusu olmuştur. AKP’nin getirdiği 4+4+4 garabetiyle zaten ağır tahribat yaşayan eğitim sistemi, gerici müfredat; tarikatların vakıf adı altında okullara sokulması; büfe açar gibi okul açılmasına imkan tanınması; ikili eğitim ve taşımalı eğitim utancının hala sürdürülmesi gibi rahatlıkla uzatılabilecek bir liste nedeniyle öğretmenler, veliler ve öğrenciler için cehenneme dönmüştür. Meslek itibarı zayıflatılan, statüleri düşürülen öğretmenler, çok kolay tehdide uğrar, şiddete maruz kalır hale gelmiştir. Pandemi sürecinde kendi olanaklarıyla ve her şeye rağmen öğrencilerine bilgi aşılamaya çalışan eğitimciler, “Yattıkları yerden para kazanıyorlar” karalamasına maruz kalmıştır. Hükümetin gözünde öğretmenlerin emeği gibi canının da bir kıymeti olmadığı ortaya çıkmıştır.

Bu karanlık tablonun aydınlığa kavuşması için;

-Öğretmenlerin sosyo-ekonomik statülerini yükseltecek önlemler alınması,

-Eğitim çalışanları arasında ayrımcılık yaratacak uygulamalara son verilmesi,

-Gerici, ırkçı ve bölücü kadrolaşmanın önlenmesini, eğitim yöneticiliği için nesnel ölçütlerin geçerli kılınması,

-İş güvencesinden yoksun sözleşmeli ve ücretli öğretmen uygulamasına son verilmesi,

-Eğitim kurumlarımızın personel ihtiyacının, hükümetin ekonomi ve eğitimde din eksenli politikaları ile değil, gerçekçi bir biçimde belirlenmesini, yeterli sayıda öğretmen ve yardımcı personel istihdam edilmesi,

-Ülkemizin koşulları göz önünde bulundurularak, yeni bir öğretmen yetiştirme sistemi geliştirilmesi,

-Öğretmenlere ve eğitim çalışanlarına yönelik şiddetin önüne geçecek önlemler alınması,

-Eğitim çalışanları ve tüm kamu çalışanlarının örgütlenme haklarının önündeki bütün engellerin kaldırılıp, grevli toplu sözleşme hakkının tanınması şarttır!

Ülkesi için parlak bir gelecek düşleyen herkes bilmelidir ki o güzel günler, ancak öğretmenlerin hayat telaşına düşmeden, baskı görmeden, kendilerini sadece işlerine adayarak çalışabileceği günler sayesinde gelecektir. Tüm olumsuzluklara rağmen Başöğretmen Atatürk’ün dediği gibi “Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller” yetiştirmek için canla başla çalışan öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü kutluyor; öğretmenleri bir gün değil her gün gülebileceği günleri örmek için mücadelemize güç vermeye davet ediyoruz” dedi.

  • Etiketler
  • Yorumla
Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.
Fotoğraf Albümleri
Video Galerileri
Üye Girişi
  • Kullanıcı Adınız
  • Şifreniz